Dergi

  • Yazı Büyüklüğü A(-) A(+)
  • Paylaş

SD Platform yazarı olan Çelik, 1965 yılında Afyon’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun oldu (1987). 8., 9., 10. ve 11. Kalkınma Planlarının hazırlanmasında görev aldı. SSK Genel Müdürlüğünde Müfettiş, Acıbadem Sağlık Grubunda Satın Alma ve Lojistik, Pazarlama ve Kurumsal İletişim ile Hastane Direktörlükleri yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Soysal Güvenlik Reform Projesi’nde danışmanlık yaptı. 2013-2017 yıllarında T.C. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı yaptı. Halen kurucusu olduğu özel bir şirkette çalışmaktadır.

Tüm Yazıları İçin Tıklayınız

Aile sigortası

Sosyal güvenlik, bir ülke halkının bugününü ve yarınını güvence altına almayı amaçlayan ve bu ikisi arasında sıkı bir birlik ve uyum kurmuş olan kurumlar bütünüdür. Başka bir ifadeyle sosyal güvenlik; bir mesleki, fizyolojik veya sosyo-ekonomik riskten ötürü geliri veya kazancı sürekli veya geçici olarak kesilmiş kimselerin geçinme veya yaşama ihtiyaçlarını karşılayan bir sistemdir (1). Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) yaptığı tanımlamaya göre ise sosyal güvenlik; bireylerin hastalık, meslek hastalığı, iş kazaları, sakatlanma, işsizlik, yaşlılık, ölüm, analık, çocuk sayısının artması gibi durumlarda geçici veya sürekli olarak kazançtan yoksun kalmaları halinde korunmalarına ilişkin genel önlemler sistemidir (2). Aile sigortası ise toplumun temel yapı taşı olan aileyi korumayı hedeflemektedir. Aile sigortasıyla, ülkemizdeki tüm vatandaşların bir sosyal güvenlik sistemi ile ilişkilendirerek sosyal koruma sağlayan bir sistem geliştirilmesi, vatandaşların yoksulluktan ve yoksulluğun olumsuz etkilerinden korunması amaçlanmaktadır.

1. Aile Sigortasına İlişkin Uluslararası Sözleşmeler

Günümüzde tüm ülkelerin belirli bir sosyal güvenlik sistemi mevcuttur. Türkiye’de anayasal hükümler uyarınca devletin en önemli görevlerinden biri sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmektir (3). Aile yardımları, 102 No’lu ILO Sözleşmesinin 39 ile 46. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Sözleşme, aile yardımlarının kapsamını ve hangi hallerde gerçekleştirileceğini tanımlamaktadır. Bu yardımlar, kanunla belirlenmiş sigortalı olma şartlarını ve staj süresini tamamlamış olan kişilere periyodik ödemeler yapılması veya çocukların yiyecek, giyecek, barınma, tatil yapma ihtiyaçlarının karşılanması, ailelere evlerini geçindirebilmeleri için yardım edilmesi veya bu yardımların bir karması şeklinde ailelere sağlanması olarak belirlenmiştir. Türkiye, sözleşmede hastalık ödeneklerine, ihtiyarlık yardımlarına, iş kazalarıyla meslek hastalıkları halinde yapılacak yardımlara, maluliyet yardımlarına ve ölüm yardımlarına ilişkin bölümlerine ait mükellefiyetlerini kabulü; sağlık yardımlarına ve analık yardımlarına ilişkin bölümlere ait mükellefiyetlerin ise geçici istisna hükümlerinden yararlanmak suretiyle kabulü kaydıyla onaylamış ve 29 Ocak 1975 tarihinde yürürlüğe koymuştur (4). Türkiye sözleşmede belirtilmiş olan ve bir sosyal güvenlik sistemi tarafından kapsanması gereken temel alanlardan sadece ailevi yükler (sosyo-ekonomik riskler) başlığını kapsam dışında tutmuştur. Bununla birlikte, Avrupa Sosyal Şartının 16. maddesi de aile yardımlarını öngörmekte olup Türkiye söz konusu maddeyi onaylamıştır (5). Sosyal güvenlik sistemimiz aile sigortasını içermemesi yönüyle ILO’nun 102 No’lu Sözleşmesinin gerisinde kalmaktadır (6).

2. Aile Sigortası Ülke Uygulamaları

Sosyal koruma, çocuklar ve aileler için yoksulluğun önlenmesi ve azaltılmasında, eşitsizliklerin giderilmesinde ve çocuk haklarının gerçekleştirilmesinde esastır. Son gelişmelere rağmen, dünyanın birçok yerinde çok fazla çocuk yoksulluk içinde yaşamakta ve en temel haklardan mahrum kalmaktadır. Aslında dünyanın pek çok yerinde çocuklar ve çocukları olan aileler, hem parasal hem de diğer yoksulluk biçimleri bakımından nüfusun diğer gruplarından daha fazla risk altındadır. Bu nedenle çocukların ve ailelerin faydalanacağı yardımlar da dahil olmak üzere, çocuklar ve aileler için gelir güvencesini sağlayacak önlemlerin artırılması için daha fazla çaba gösterilmesi gerekmektedir. Mevzuatla tanımlanmış belirli çocuk ve aile yardım programları 108 ülkede var olmakla birlikte genellikle nüfusun sadece küçük gruplarını kapsamaktadır. 75 ülkede bu tür programlar mevcut değildir. 102 No’lu ILO Sözleşmesinde çerçevesi tanımlanmış olan aile yardımlarının temel amacı, çocukların refahını ve ailelerinin ekonomik istikrarını sağlamaktır (7). Aile yardımları, çeşitli sosyal koruma programları veya bunların kombinasyonlarını içerir.

Bazı ülkeler ebeveynlerin istihdamı veya gelir durumundan bağımsız olarak tüm çocukları kapsayan evrensel çocuk hakları sağlamakta ve bunu genellikle genel vergilendirmeyle finanse etmektedir. Sağlanan yardımlar genellikle sabit ödemeler şeklindedir. Ancak yardım oranları ailenin sahip olduğu çocukların yaşı veya ailedeki toplam çocuk sayısı dikkate alınarak farklılaştırılabilir. Bazı ülkelerde, çocuklarla ailelere vergi iadeleri veya negatif gelir vergisi sağlayarak, yardımlar tamamen veya kısmen vergi sistemi yoluyla düzenlenir. İstihdam kapsamında olan vatandaşlar için sağlanan çocuk veya aile yardımları genellikle katkılarla finanse edilir, sosyal sigorta programları ile düzenlenir ve çoğunlukla kayıtlı ekonomideki çalışanları kapsar (7). Almanya’da aile yardımları sosyal yardım olarak uygulanmaktadır. Aile yardımları bir veya birden fazla çocuğu olan ebeveynlere, aileleri ile bütün bağları kesilmiş olan çocuklara ve tam yetimlere verilmektedir. Aile yardımlarının finansmanı devlet tarafından sağlanmaktadır. Fransa’da aile yardımlarından ülkede yerleşmiş olanların tamamı yararlanabilmektedir. Aile ödenekleri her çocuk için sağlanmakta ve ödeneğe hak kazanmak için iki çocuk geçindirme şartı bulunmaktadır. Aile yardımları genel sisteme tabidir ve finansman kaynağı sosyal sigortalar için ödenen paylardan karşılanır. İsveç’te aile yardımları, tüm ebeveynlere çocuk sahibi olma durumuna göre ödenen sabit bir çocuk yardımı ve daha geniş bir ilave aile ödemesi şeklinde vergilerle finanse edilen, zorunlu ve genel bir program dâhilinde yürütülmektedir (8).

3. Türkiye’de Aile Sigortası Kapsamında Sayılabilecek Yardımlar

Türkiye’de hâlihazırda hem merkezi yönetim hem de yerel yönetimler tarafından farklı yasal düzenlemelere göre birbirinden farklı sosyal yardım programları yürütülmektedir. Mevcut durumda Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları çeşitli sosyal yardım faaliyetleri yürütmektedir (9). Ülkemizde devlet memurları 657 Sayılı Kanun’un 201. Maddesi uyarınca aile yardımı alabilmektedir. Aile yardımının memura sağlanabilmesi için ilk şart memurun evli olması, ikinci şart ise eşinin sigortalı olarak bir kurum veya kuruluşta çalışmıyor olmasıdır. Ayrıca memurun çocuğu varsa çocuk sayısına göre aile yardımı miktarı da artmaktadır. Çocuk sayısı ve çocukların yaşları da sağlanacak aile yardımının belirlenmesinde göz önüne alınan diğer kriterlerdir. Bu anlamda yapılmakta olan bir diğer yardım türü ise asgari geçim indirimi (AGİ) uygulamasıdır. AGİ devletin bir işçinin kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler için uyguladığı gelir vergisi indirimidir. Diğer bir tanımla AGİ on altı yaşını doldurmuş her çalışanın elde ettiği gelirin bir kısmının vergiden muaf tutulmasıdır. AGİ hesaplanırken çalışanın medeni durumu, varsa eşin çalışma durumu, çocuk sayısı ve çocukların yaşları dikkate alınır. Bu indirim her sene yeniden hesaplanarak yayımlanır. Tablo 1’de Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından Türkiye’de vatandaşlara sunulmakta olan sosyal yardım programları toplu bir halde sunulmaktadır.

Ülkemizde halen ILO’nun 102 No’lu Sosyal Güvenlik Sözleşmesi hükümleri gereğince aile yardımı olarak ifade edilen ve ikinci bölümde belirtilen yardımlar (her korunan bireye periyodik ödemeler yapılması veya çocuklara yiyecek, giyecek, mesken, tatil geçirme yerleri veya ev idaresinde yardım sağlanması) aile sigortası ismi verilmeksizin ailelere yiyecek, barınma ve ev idaresi ihtiyaçlarını karşılanmasına yönelik yardımlar sağlanmaktadır. Ek olarak ailelere sosyal konut sahibi olabilme yardımı, yakacak yardımları, eşi vefat etmiş kadınlara yönelik nakdi destek yardımları, muhtaç asker ailelerine yönelik yardım programı, öksüz ve yetim yardımı ile doğum yardımı da sağlanmaktadır. Gelirin daha adil dağılımı ve yoksulluğun azaltılması amacıyla yürütülmekte olan sosyal yardım programlarının aile sigortası yapısı kapsamında bütünleşik bir anlayışla ele alınması hâlinde, daha etkin bir sosyal güvenlik ve sosyal yardım politikası tesis etmenin ve uygulamanın mümkün olacağı düşünülmektedir.

4. Türkiye İçin Aile Sigortası

Türkiye için aile sigortasında kapsanacak kişiler: Aile sigortası, Genel Sağlık Sigortasına benzer bir şekilde zorunlu olarak tüm nüfusu kapsamalıdır. Aile sigortasının, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar, kamu idarelerinde çalışanlar, emekliler, yoksul statüsündeki vatandaşlar, herhangi bir sosyal güvence sistemine tabi olmayan varlıklı nüfus gurubu gibi toplumun tüm katmanlarını kapsayacak bir yapılanma olması önem taşımaktadır.

Sağlanacak aile sigortası yardımları: Aile sigortası kapsamında Türkiye’de, ailelerin ve çocuklarının yiyecek, giyecek, barınma, ulaşım, eğitim, sağlık, tatil yerleri veya ev idaresinde ihtiyaç duyulacak kalemlerin karşılanabilmesi için gerekli olan ödemelerin veya bu ödemelerin bir karması şeklinde periyodik olarak asgari yaşam standardı gelirine sahip olmalarını sağlayacak ödemelerin gerçekleştirilmesi sağlanabilir. Ödemeler ailenin sahip olduğu çocuk sayısı, ailenin hanedeki kişi başına düşen geliri, TÜİK tarafından hesaplanan yoksulluk sınırı, aile yoksulluk ve açlık sınırı değerleri gibi rakamlar göz önünde bulundurularak belirlenebilir. Gelir getirici bir işte çalışmayan veya çalışamayan, herhangi bir gelire sahip olsa da belirlenen eşik değerin altında olan ve muhtaç olan aileler, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı aracılığı ile aile sigortasından yararlandırılarak sosyal devlet anlayışının pekiştirilmesi sağlanabilecektir. Kamu otoriteleri tarafından hâlihazırda sağlanmakta olan sağlık hizmetleri, eğitim hizmetleri diğer fon ve kamu uygulamaları tarafından karşılanmakta olduğundan aile sigortası tarafından vatandaşlara sağlanacak hizmetler kapsamında yer almaması önerilmektedir.

Finansman kaynağı: Aile sigortası finansmanında dünya ve Avrupa uygulamalarında farklı sistemler söz konusudur. Bazı ülkeler aile sigortası harcamalarını genel vergiler aracılığı ile finanse ederken bazıları ise istihdama dayalı prim ödemesiz ve bir gelir testine dayalı sistemlerle finanse etmektedir (Şekil 1). Türkiye’de hayata geçirilmesi önerilen aile sigortası giderlerinin, Genel Sağlık Sigortası sistemi kapsamı ile aynı şekilde tanımlanması suretiyle primlerle finanse edilmesi önerilmektedir.

Sonuç

Ülkemizde hala ağırlıklı olarak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından çeşitli kurumlarca sosyal yardım uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Bu yardımlar Tablo 2’de de özetlendiği gibi aile yardımları, eğitim yardımları, yaşlı ve engellilere yönelik yardımlar, özel amaçlı yardımlar, sağlık yardımları ve yabancılara yönelik yardımlar kategorileri altında bulunan çok çeşitli programlar ile sunulmaktadır (10). Türkiye’de ILO 102 No’lu Sosyal Güvenlik Sözleşmesi hükümleri ile diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi uluslararası standartlara uygun aile ve çocuk yardımları sunan bir sosyal güvenlik mekanizmasının sağlanması amaçlanmaktadır. Ayrıca anayasanın 60. maddesi ile tüm vatandaşların sosyal güvenlik hakkına sahip olduğu belirtilmiş ve devlet bu güvenliği sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almak ve teşkilatı kurmakla görevlendirilmiştir. Bu anlamda Türkiye’de aile ve çocuk yardımlarını kapsayacak bir aile sigortası kurulması anayasal hükümlerin yerine getirilmesi bağlamında kamusal bir görev olarak değerlendirilebilir. Aile sigortasıyla hedeflenenlerin başında, sosyal yardımların amaç dışı bireylerin zenginleşmesine ya da ekonomik üretkenliğin azaltılmasına meydan vermeyecek şekilde bütünleşik bir yapıda reforma tabi tutulması gelmektedir. Sistemin sigorta anlayışıyla devletin tek taraflı verdiği ve bir hakka dönüşmeyen yardım anlayışı ile değil, sigorta yaklaşımı ile ele alınarak hak anlayışı ile tasarlanması ve bunun vergilerle değil de primlerle finanse edilmesinin yolunun açılması, prim ödeyemeyecek durumda olanların primlerinin GSS örneğinde olduğu gibi devlet tarafından ödenmesi önerilmektedir. Yapılan bu değerlendirmeler sonucunda, Türkiye’de hem uluslararası hukuka ve imzalanan sözleşmelere uyum sağlanabilmesi hem de vatandaşlara bütüncül bir şekilde sosyal güvenlik hizmetlerinin sunulabilmesi için aile yardımları olarak nitelendirilebilecek aile sigortası uygulamasının hayata geçirilmesi, bir öncelik ve gereklilik olarak ele alınmalıdır.

Kaynaklar

1) Cahit Talas, Toplumsal Ekonomi, 7. Basım, Ankara, İmge Kitabevi Yay., 1997, s.398.

2) ILO, Introduction to Social Security, Geneva, International Labour Office Publucation, 1984, s.3.

3) Fırat Muhammet Sabır, Türkiye’de Sosyal Güvenlik Kurumu Bütçesi ve Sosyal Güvenlik Açıkları, TBB Dergisi 2016 (127), s.319

4) ILO Türkiye Ofisi, 102 No’lu Sosyal Güvenlik (Asgari Standartlar) Sözleşmesi, https://www.ilo.org/ankara/conventions-ratified-by-turkey/WCMS_377270/lang--tr/index.htm (Son Erişim Tarihi: 14.05.2019).

5) Avrupa Konseyi, Avrupa Sosyal Şartı, 18 Ekim 1961.

6) Altıntaş Cenkhan, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Uluslararası Sosyal Güvenlik Teşkilatı (ISSA) Tarafından Yayınlanan Uluslararası Belgelerde Sosyal Güvenliğin Kapsamı Ve Türkiye Açısından Değerlendirilmesi, Sosyal Güvenlik Uzmanları Derneği, Sosyal Güvence Dergisi / Sayı 7, s.48.

7) ILO, World Social Protection Report 2014/15, Building Economic Recovery, Inclusive Development and Social Justice, Geneva, 2014.

8) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Avrupa Birliğinde Sosyal Güvenlik, Ankara, 2012.

9) İncedal Sümer, Türkiye’de Yoksulluğun Boyutları: Mücadele Politikaları ve Müdahale Araçları, Aile ve Sosyal Politikalar Uzmanlık Tezi, Ankara, 2013.

10) Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı-Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü, https://ailevecalisma.gov.tr/sygm/programlarimiz/sosyal-yardim-programlarimiz/ (Son Erişim Tarihi: 14.05.2019).

 

SD (Sağlık Düşüncesi ve Tıp Kültürü) Dergisi, Eylül, Ekim, Kasım 2019 tarihli 52. sayıda sayfa 58-61’de yayımlanmıştır.

8 KASIM 2019
Bu yazı 5903 kez okundu

Etiketler



Sayı içeriğine ait yorum bulunamamıştır. Yorum yazabilmek için üye girişi yapınız

  • SON SAYI
  • KARİKATÜR
  • SÖYLEŞİ
  • Şehir hastaneleri hakkında düşünceniz nedir?